Selamlar arkadaşlar 🙂
Bu yazı dizisinde sizinle Work and Travel gözlemlerimi, anılarımı fırsat buldukça paylaşmaya çalışacağım. Şuan Amerikada Boston‘a çok yakın sayılmayacak Nantucket’den yazıyorum satırlarımı. Öncelikle bu deneyimi yaşamak isteyen arkadaşlar için hazırlık sürecinden ve onları nelerin beklediğinden bahsetmek istiyorum.
İlk tavsiyem ilk defa gidecek arkadaşların gerçekten iyi bir şirket seçmesi olacak, çünkü gitmek istediğiniz şehri yapacağınız yada yapamayacağımız işleri ayarlayan ve her an iletişim halinde olmamız gereken bir danışmanınız olacak. Ve işleri oluruna bırakmak ciddi bir hata olur her an peşinde koşmanız gereken yaklaşık 3-4 aylık bir sürece hazırlıklı olmalı ve severek yapmalısınız . Tavsiyem mutlaka bulunduğunuz şehirde şubesi bulunan yani kolayca iletişimde olabileceğiniz bir şirket seçmeniz, iş görüşmeleri, oryantasyonlar ve eğitimleri kaçırmamanız ve aklınıza takılan her şey için mühim bir konu.(Şahsen sıkıntısını çektim, her şeyi mail ve telefon trafiği ile halletmek zor oluyor.)
Başvuru süreci ocak ayı gibi başlayıp vize görüşmeleriyle mayıs ayı sonuna kadar bir koşuşturmacadan geçtim bende. Pek çok iş baktık kimi zaman olumsuz dönüşler oldu (moralinizi hiç bir zaman bozmayın) zaten iş anlamındaki beklentiniz ingilizce seviyenizle doğru orantılı olarak şekillenecek, muhtemelen bir kaç ingilizce skype görüşmesinin ardından istediğiniz yada istemek durumunda kaldığınız(!) işiniz hazır olacaktır. Başlangıçta gitmek istediğiniz yer ile işin bulunduğu yerler çoğu zaman farklı oluyor o yüzden “work” kısmında çok büyük heveslere kapılmak biraz hayal kırıklığı demek oluyor bu nedenle hevesinizi burdaki pek çok arkadaşımın ve benimde yaptığımız gibi “travel” kısmına saklayabilirsiniz.
İş ile ilgili bir diğer husus da gidiş ve dönüş zamanlarınızın iyi belirlenmesi. Tamamen kendinize uygun zamanlar belirleyin, sonuçta bu sizin deneyiminiz olacak, her şey size uygun olmalı. Danışmanlar bazen erken gitmenizin çok faydalı olacağını söylüyorlar ancak buraya gelince işlerin hiç de oradaki kadar abartı olmadığını ve her zaman rahatlıkla iş bulunabileceğini zaten göreceksiniz. Ayrıca bulunduğunuz bölge ve çalışma saatlerinize göre ikinci bir işte çalışmanız da tamamen sizin çabanıza bağlı. İş ayarlandıktan sonraki aşama yine belge prosedürleri bu noktada devreye danışman şirketiniz giriyor ve iş sözleşmeniz vb. gibi belgeleriniz de hazırlanıyor.
Ve Amerikan vizesi… Hepimizin korkulu rüyası konsolosluk görüşmesi. Ben vizemi Ankara’daki Amerikan büyük elçiliğinden aldım. Randevu anına kadar ciddi anlamda alamayacağım endişesi içindeydim.(Rüyalarıma kadar girdi 🙂 ) . Ankara’dan daha zor İstanbul’dan daha kolay gibi söylentiler hep dolaşıyor belki de gerçek orasını bilemesem de asıl olan karşınızdaki insanla ilk andaki iletişiminiz. Biraz güler yüz biraz özgüven biraz ingilizce işin o anki kısmını çözüyor ondan öncesi ise okuduğunuz bölüm ve not ortalamanız. Normal bir not ortalaması (2.5 üzeri) vize için yeter de artar bence. Bir de son sınıf öğrencilerine vize vermedikleri çok didikledikleri gibi şeyler de duymuştum ancak pek çoğu abartı, son sınıf olmama rağmen herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmadım. Benim vize görüşmemse Ankara’da oldu ve 2 dakika sürdü. Biraz ailem hakkında sorularla karşılaştım bir de bölümümle ilgili (Konsolosun ilgisini çekmiş olacak ki hangi programlama dillerini bildiğimi sordu) bir kaç soru sorup iyi vakit geçirmemi dileyerek işlemlerimi onayladı.
Arada atladığım bir konu uçak bileti. İşiniz ve çalışacağınız yer belli olduktan sonra hemen araştırmaya koyulmalısınız. Mümkünse daha önceden bu deneyimi yaşamış birileriyle iletişime geçip en uygun firmaları öğrenin. Şirketiniz size uçak biletinde yardımcı olmaya çalışacaktır ancak bunun dışında mutlaka kendiniz araştırmalısınız(forumlardan, firmalardan). Ve nekadar erken olursa alırsanız anı oranda uygun fiyata almanız mümkün. Aldığınız biletin opsiyonlu yani gerektiğinde tarih değişimi yapılabicek olması ve vize reddi halinde iptalini mutlaka bilerek alın.
Hazırlık aşamasında verebileceğim son tavsiye ise sizinle aynı yerde çalışacak birileri varsa önceden tanışıp haberleşmeniz. Hem aileler için hemde kendiniz için rahatlatıcı olabiliyor. WAT‘ ın genel aşamalarını başımdan geçen şekilde paylaştım. Başvuruda bulunan arkadaşlara kolay gelsin!!!